Dövüşçünün Akıl ve Beden Bütünleşmesi

Spor hayatım ve dövüştüğüm yıllar boyunca; güçlü, akıllı ve teknik sporcu arkadaşlarım, öğrencilerim ve rakiplerim oldu. Seyrettiğim maçlarda dövüşçülerin kimisinin, kalıbı itibarı rakibine karşı favori olmasına rağmen maçlarını verdiklerini; seyircileri, antrenörlerini ve kulüp arkadaşlarını hayal kırıklığına uğrattıklarını gördüm. Hatta bir maçımda rakibimi ve köşesini aynı şekilde hüsrana uğratıp maçı kazandığımı söylemek isterim.

Pekiyi, bu hayal kırıklığını yaşamamak ve de yaşatmamak için ne gerekiyordu? İyi bir dövüşçü olmak için acaba sadece teknik, güç ya da çalışmak yeterli miydi?

Tabi ki hayır. Bu sadece çamura ham bir heykel şekli vermeye benzer. Sporcuyu belli bir zaman diliminde antrenmanlarda teknik ve fiziki yeterlilik olarak bir yere getiririz. İlk beklenti budur.

Devamında da artık ince detaylar, yani mesafeye göre “guard” ve “saldırı” şekillerinin sporcuya yüklenmesi gelir.

Artık sporcunun vücudu kadar beynini de zorlamaya başlarız. Bu süreçte sporcuda; darbelere karşı vücudu zorlama, baskı altında karşı saldırı veya nasıl savunma yapacağı, nefesi ve zamanı en efektif kullanış şekline kadar beyin fırtınası başlar. Bu çalışmalar için salon içi müsabakalarla (sparring) sporcunun durumu ölçümlenir. Sparring partnerlerini sürekli değiştirmek gereklidir.

Hatta her daim savunduğum ve uyguladığım şöyledir ki; kendinden ağır kilodakilerle maç yaptırmak sporcuya inanın artı yönde katkıda bulunacaktır. Bulunduğu kilosuna karşı direnci daha da artacaktır.

Sporcu artık her türlü testten geçmiştir. Bu saatten sonra ruh haline göre dengelemeler ya da yüklemeler yapılmalıdır. Heyecanlı ya da soğukkanlı olarak iki türlü sporcu ruhu vardır.

Heyecanlı sporcuların dezavantajı nefesini çabuk harcar, çoğu zaman kontrolü elden kaçırır ve panikler. Kondisyon sıkıntısı çekerler. Avantajı ise heyecanlı ve adrenalini yüksek olması sebebiyle aldığı darbelerin şokunu çabuk atlatır, soğuk kanlı sporcuya karşı daha dayanıklıdır. Bu yüzden bu tip sporcuların antrenmanlarında kondisyon ağırlıklı çalışmalarının öncelikli olması ve sürekli sparring yaptırılması gereklidir.

Soğukkanlı sporcuların dezavantajı sakin dövüşmelerinden dolayı aldığı darbeleri daha fazla hissetmesidir. Avantajı ise kondisyonlarını iyi kullanmalarıdır. Antrenmanlarında kendinden ağır kilodaki sporcularla sparring önceliği ile darbelere karşı dayanıklılığını arttırmamız gereklidir.

Ayrıca IQ gelişimi için antrenmanların, sparringlerin video kayıtları yapılıp sporculara seyrettirilmesi önemlidir.

Müsabık sporculara maç döneminde olmasalar bile kendini ve kapasitesini etüt edebilmesi için sürekli olarak profesyonel maçların seyrettirilmesi ile IQ’larının zorlanması, yorumlama yapabilmesi ve ruhen uzak kalmaması önemlidir.

Bu yüzden sporculara mental olarak kendilerini geliştirmeleri yönünde destek olmak gereklidir.

Unutmamamız gereken bir konuda Spor Bilimi sonu olmayan bir yol gibidir. Gerek antrenörün gerekse sporcuların kendilerini güncel tutmaları başarı için önemlidir.

Murat Çetinkaya

Muay Thai Kickboxing Antrenörü